Libya'daki gelişmelerin Türk dış politikasına etkisi (2011 -2022)
Files
Program
KU Authors
KU-Authors
Co-Authors
Authors
Advisor
Date
Language
Type
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Abstract
11 Eylül Saldırıları/ABD’nin Irak İşgali/2008 Ekonomik Krizi ile
başlayan/devam eden ABD’nin uluslararası alandaki gerileyişi, Arap Baharı süreciyle birlikte
bölgesel ve küresel alanda daha fazla hissedilmektedir. ABD’nin bu gerileyişi nedeniyle
Ortadoğu, Akdeniz, Basra Körfezi, Kızıldeniz ve Afrika Kıtası’nda meydana gelen güç
boşluğunun ikinci bir aktör tarafından doldurulamaması, küresel ve bölgesel güç olma
hedefinde olan aktörlerin bölgeye ilgisini artırmaktadır. 2011’de NATO Müdahalesi
sonrasında Libya’da Kaddafi’nin devrilmesiyle ortaya çıkan siyasi istikrarsızlık, bu ilginin
Libya üzerinde yoğunlaşmasına zemin hazırlamış ve Libya ABD, Fransa, Rusya, Türkiye,
Mısır, Suudi - BAE İttifakı’nın doğrudan Avrupa Birliği (AB), İsrail, Yunanistan ve Kuzey
Afrika Devletleri’nin ise dolaylı olarak varlık gösterdiği bir çatışma alanına dönüşmüştür.
Doğu Akdeniz’deki MEB Anlaşmazlıkları, Ekonomik Kalkınma Hedefleri, Enerji Güvenliği,
İdeolojik Yayılma, Rejim Güvenliği’nin Korunması; Ortadoğu, Akdeniz ve Afrika
Kıtası’ndaki siyasi, ekonomik ve askeri güç dengelerini koruma/değiştirme hedefleriyle Libya
İç Savaşı’na taraf olan bu aktörlerin, sahada vekalet savaşlarıyla birbirlerine üstünlük
kuramaması, bu aktörler arasında askeri çatışma olasılığını güçlendirerek Libya İç Savaşı’nı
bölgesel bir rekabet/kriz alanından çıkartarak uluslararası bir rekabet/kriz halini almasıyla
sonuçlanmıştır. Bu noktada Türkiye, yeniden yapılanma aşamasında olan küresel ve bölgesel
statükoyu kendi lehine değiştirmek, ABD, Rusya ve AB gibi küresel güçlerin küresel ve
bölgesel politikalarını kendi ulusal güvenlik ve çıkarlarına aykırı bir şekilde
konumlandırmasını önlemek, Yunanistan, Mısır, İsrail ve Suudi - BAE İttifakı gibi bölgesel
güçlerle yaşadığı sorunlar karşısında Ortadoğu, Akdeniz ve Afrika Kıtası’nda jeopolitik,
ekonomik, ideolojik, siyasi ve askeri kazanımlar elde ederek bölgesel güç olmayı
hedeflemektedir. Ancak küresel ve bölgesel anarşinin artmasıyla birlikte yukarıda isimleri
geçen devletlerin güçleri oranında küresel ve bölgesel hegemonya kurma girişimlerinde
bulunmaları ve bu amaçla Libya İç Savaşı’nda farklı gerekçelerle etkinlik göstermeleri,
Libya’yı çok zor/karmaşık bir satranç tahtası haline getirmektedir
Description
Source:
Publisher:
Kastamonu Üniversitesi
