Sevinç Çokum’un tarihî romanlarında söz varlığı
Program
KU Authors
KU-Authors
Co-Authors
Authors
Advisor
Date
Language
Type
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Abstract
Eserlerindeki dil ve anlatım özellikleri bakımından pek çok araştırmacı tarafından
dikkat çekilen, 2000 yılında TDK tarafından Türkçeyi en iyi kullanan yazar seçilen,
eserleri birçok dile çevrilen, pek çok ödül alan, vermiş olduğu röportajlarında
Türkçenin söz varlığının korunması ve geliştirilmesine vurgu yapan yazarımız Sevinç
Çokum’un tarihî romanlarındaki söz varlığının kelime sıklığıyla birlikte ortaya
konması, isimlerin kavramsal yönden sınıflandırılması Türkçenin söz varlığının ortaya
konması bakımından önemli veriler içermekte midir, bu romanlar atasözü, deyim,
ikileme, kalıp söz kullanımı açısından zengin midir?” sorunsalından hareketle Sevinç
Çokum’un “Bizim Diyar, Hilal Görününce, Ağustos Başağı, Lacivert Taşı, Gözyaşı
Çeşmesi” romanları söz varlığı, kelime sıklığı ve kavram analizi yönleriyle
incelenmiştir. Bu çalışmayla Sevinç Çokum’un söz varlığının ortaya konması, Türkçe
üzerine yapılan söz varlığı çalışmalarına katkı sağlanması, Türkçenin söz varlığının
tespiti ve geliştirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada nitel ve nicel araştırma teknikleri
kullanılarak her bir roman ayrı ayrı incelenmiştir. Bu çalışmada Sevinç Çokum’un
tarihî romanlarının söz varlığı, sıklık sözlükleriyle birlikte ortaya konmuştur. Bu
romanlarda geçen en sık kullanılan 50 sözcük, 50 isim ve 50 fiil ayrı ayrı listelenmiştir.
Romanlarda geçen sözcükler yine sıklıklarıyla birlikte 21 başlık altında kavramsal
yönden tasnif edilmiş ve incelenmiştir. Çalışmamızda, “Bizim Diyar ”da 5391; “Hilal
Görününce” de 5503; “Ağustos Başağı”nda 6786; Gözyaşı Çeşmesi’nde 9368;
“Lacivert Taşı”nda 8016 sözcük belirlenmiştir. Romanlarda yer alan sözcüklerin sıklık
sözlükleri ve kavramsal tasnifleri dikkate alındığında Sevinç Çokum’un tarihî
romanlarının, söz varlığı yönüyle zengin olduğu görülmüştür. Tarihselliği yansıtmada
özel isimlerin belirleyici olduğu, kültürel yapıya uygun kelime seçimine gidildiği,
Türkçenin eski ve yeni kelimelerinin; konuşma ve yazı diline ait özelliklerin yan yana
bulunduğu, Türkçenin lehçelerine ait söyleyişlere yer verildiği, yazarın Türkçenin söz
varlığının korunması ve geliştirilmesi yönünde özel bir çaba içerisinde olduğu tespit
edilmiştir.
Description
Source:
Publisher:
Sosyal Bilimler Enstitüsü
