TÜRK KAMU YÖNETİMİNDE SAYDAM YÖNETİM YAKLAŞIMI: BİLGİ EDİNME KANUNU VE UYGULAMALARI

Thumbnail Image

Organizational Units

Program

KU Authors

KU-Authors

Co-Authors

Advisor

Date

Language

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Abstract

Dünyada 20. yüzyıl anlayışına egemen olan klasik yönetim tarzı yerine, şeffaf yönetim tarzını kapsayan yeni yönetim anlayışı hukuk kurallarına girmeye başlamıştır. Bu sayede, yavaş olan yönetim verimsizliği, halk ile arasına mesafe koyan yönetim tarzı süratle bırakılarak yerine; katılımcı, saydam, hesap verebilir, hukuk kurallarına ve insan haklarına dayalı, halkla beraber yönetme tarzına dayanan, demokratik, saydam yönetim tarzına geçiş hedeflenmiştir. Türk tarihinde, yönetimde şeffaflık kavramı uygulanabilirlik yönünden yavaş işleyen bir süreçten geçmiştir. Osmanlı döneminde 1876 yılında ilan edilen Kanuni Esasi’de (KE) düzenlenen dilekçe hakkı, ilk yasal süreç olarak kabul edilebilir. Cumhuriyet döneminde ise dilekçe hakkı 1961 Anayasasına kadar varlığını sürdürmüştür. 1981 Anayasasının dilekçe hakkı başlıklı madde içerisine, bilgi edinme hakkı ibaresi getirilerek Türk kamu yönetiminde şeffaflığın gelişimi anayasal ve yasal düzeyde yerini almıştır. Bu bağlamda ülkemizde, 2000’li yılların başlarında Bilgi Edinme Hakkı Kanunu (BEHK) 9/10/2003 tarih ve 4982 Kanun numarası ile 25269 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bilgi Edinme Kanunu ile yavaş işleyen kamu yönetimi anlayışından uzaklaşılarak, vatandaşların yönetime olan güvenlerinin arttırılması ve vatandaşların yönetimde daha çok söz sahibi olmaları hedeflenmiştir. vi Bilgi edinme hakkı kavramının hayatımıza girmesinden sonra şeffaf yönetim anlayışının gereği olarak 2004 yılında 5176 Sayılı “Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” kabul edilmiştir. Kabul edilen bu kanuna yönelik 13.04.2005 tarih ve 25785 Sayılı Resmî Gazete’de yürürlüğe giren “Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” yayımlanmıştır. Etik kurulun amacı olarak madde 1’de “etik davranış ilkeleri belirlemek ve uygulamayı gözetmek” olarak düzenlenmiştir. Bu düzenlemeden anlaşılacağı üzere kurula ilke belirleme yetkisi verilerek, Kurul koyduğu bu ilkelerin de denetleyicisi konumuna getirilmiştir. Bilgi edinme hakkı kavramının anayasal olarak yürürlüğe girmesinden sonra, yasal düzenlemeler çerçevesinde saydam yönetim anlayışı kapsamında 20 Kasım 2006 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Kurumu tarafından 2006/3 sayısı ile yayımlanan Genelge kapsamında Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) kurulmuştur. Halkla ilişkiler merkezi gibi hareket etmiş olan BİMER, vatandaşın sorunlarına çare arayarak, bakanlıkların da bu birim ile koordineli çalışmasını sağlamıştır. BİMER aracılığı ile her türlü talep, şikâyet, ihbar, görüş ve öneriler doğrudan Başbakanlığa ve Başbakanlık aracılığı ile diğer kurumlara ulaştırılabiliyordu. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile BİMER kapatılarak Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) kurulmuştur. Bu kuruluşun amacı da vatandaşların her türlü talep, şikâyet, ihbar, görüş ve önerilerini doğrudan Cumhurbaşkanlığı aracılığı ile ilgili diğer makamlara ulaştırmak ve bu başvurularla ilgili konuları çözümle sonuçlandırmaya çalışmaktır. 2012 tarihinde yürürlüğe giren “6328 Sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu” hayata geçirilmiştir. Şeffaf devlet yönetiminin kurumsallaşmasına yönelik atılan adımlar kapsamında bu kanunun amacı, idarenin her türlü eylem ve işlemlerini, tutum ve davranışlarını insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek ve araştırmaktır.

Description

Source:

Publisher:

Sosyal Bilimler Enstitüsü

Keywords:

Citation

Collections

Endorsement

Review

Supplemented By

Referenced By

0

Views

1

Downloads


Sustainable Development Goals