TRDizin:
RAWLS’UN HALKLARIN YASASI’NDA HALKLARA LAYIK GÖRÜLMEYEN LAİKLİK

dc.contributor.authorSibel KİBAR
dc.date.accessioned2023-06-02T22:01:26Z
dc.date.available2023-06-02T22:01:26Z
dc.date.issued2023-04-15
dc.description.abstractBu çalışmada, John Rawls’un laikliğe bakış açısı Halkların Yasası adlı eserinde ele alındığı şekliyle tartışılmakta, ancak öncesinde Bir Adalet Kuramı ve Siyasal Liberalizm eserindeki laikliğe karşı çıkmasının nedenleri ortaya konmaktadır. Rawls, adalet ilkelerini, liberal demokratik değerleri içselleştirmiş, eşit, özgür ve rasyonel vatandaşların içerisinde yaşadığı bir toplumu baz alarak geliştirmiştir. Rawls siyasi liberalizmi, kamusal yaşamın işleyişini sağlayacak bir zemin olarak kurgular. Rawls’a göre laiklik, bir grup vatandaşın sahip olduğu kapsamlı bir doktrin olabilirken, siyasi liberalizm ve çoğulculuk, böyle bir kapsamlı doktrin değildir; farklı tarafların bir arada yaşamasını sağlayacak ve devleti dinlere tarafsız kılacak siyasi çözümdür. Liberal bir toplumda din ve vicdan özgürlüğü devlet tarafından güvence altına alınırken, bireylerin bağlı bulunduğu dinden ve üyesi olduğu cemaatten ayrılma hakkı da güvence altına alınmıştır. Rawls, liberal bir toplumun kurumları için geçerli olan ilkelerin başka toplumsal yapılarda geçerli olmayabileceğini vurgulamaktadır. Buna karşın Halkların Yasası’nda liberal devletlerin iş birliğinin yeterli olmayacağından hareketle, düzgün toplumlar adını verdiği dine dayalı bir yönetim biçimine sahip toplumları da uluslararası sözleşmenin eşit özneleri kılmaktadır. Teokratik devletlerin halklarını da Halklar Topluluğu’na dâhil eden Rawls’un laikliğe olan tutumunu ve mesafesini, uluslararası ilişkiler kuramında da sürdürmesi, hatta laiklikten daha da uzaklaşması, dünyanın diğer halklarının dini baskı altında ezilmesini kabul edilebilir gördüğünü düşündürtmektedir. Rawls, bu devletlerin insan haklarına saygılı olduğunu savunurken, bir dine inanmayanların ve kadınların haklarının çiğnenmesini önemsememekte ve böyle devletleri düzgün devletler sınıflandırmasına yerleştirmektedir. Bu çalışmada, Rawls’un özellikle Halkların Yasası’ndaki laikliğe karşı tutumundan doğan bu çelişkisi gösterilmekte ve laiklik olmadan temel insan haklarının emniyet altına alınamayacağı savunulmaktadır.
dc.identifier.citationKi̇bar, S. (2023). RAWLS’UN HALKLARIN YASASI’NDA HALKLARA LAYIK GÖRÜLMEYEN LAİKLİK. Felsefi Düşün - Akademik Felsefe Dergisi, 1(20), 25-47
dc.identifier.doi
dc.identifier.eissn
dc.identifier.endpage47
dc.identifier.issn2148-0958
dc.identifier.issue20
dc.identifier.startpage25
dc.identifier.trdizin1178689
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/publication/detail/1178689/rawlsun-halklarin-yasasinda-halklara-layik-gorulmeyen-laiklik
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12597/15731
dc.identifier.volume1
dc.language.isotur
dc.relation.ispartofFelsefi Düşün - Akademik Felsefe Dergisi
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/closedAccess
dc.titleRAWLS’UN HALKLARIN YASASI’NDA HALKLARA LAYIK GÖRÜLMEYEN LAİKLİK
dc.typeRESEARCH
dspace.entity.typeTrdizin
local.indexed.atTrDizin

Files