TRDizin:
ŞÜPHECİLİK, KOMPLO TEORİLERİ VE BİLİMSEL OTORİTENİN EPİSTEMOLOJİSİ

dc.contributor.authorÇağlar KARACA
dc.date.accessioned2023-09-11T13:38:01Z
dc.date.available2023-09-11T13:38:01Z
dc.date.issued2022-12-20
dc.description.abstractBu makalede, içinde bulunduğumuz pandemi döneminde hayatî bir sorun haline gelen komplo teorilerinin gelişimi, şüphecilik ve bilimsel otorite etmeniyle bağlantılı olarak ele alınmaktadır. Komplo teorileri, bilimin insanî bir etkinlik olması nedeniyle kaçınılmaz olarak beliren epistemolojik boşluklara yerleşmektedir. Bu bağlamda, insanları komplo teorilerine inanmaya sevk eden düşünce yapısındaki şüphecilik ve otoritenin sorgulanması etmenlerini çözümlemek, özünde olumlu olan bu etmenlerin komplo teorilerinde nasıl dogmatik bir yola saptığını anlamak adına önemlidir. Makalede, ilgili problem sosyal epistemoloji açısından tartışılmaktadır. Bilimsel düşünceyi destekleyen yapıcı (metodolojik) şüphecilik yaklaşımı, herhangi bir bilginin olanaksızlığına değin varan genel skeptik yaklaşımdan ayrı olarak değerlendirilmelidir. Bilimin şüpheci epistemolojik temellere sahip olması, açık uçlu ve tarih boyunca değişime uğrayan bir etkinlik oluşuyla yakından bağlantılıdır. Komplo teorilerinin şüphecilikle ilişkisi farklı boyutlarıyla değerlendirilmektedir. Komplo teorisi olarak etiketlenen varsayımlara da yapıcı şüpheci bir tarzda yaklaşılmalıdır. Bu doğrultuda, birçok komplo teorisinin ardındaki bilimsel olmayan düşünüş tarzı ile varsayımın içeriğinden ayrı olarak hesaplaşılmalıdır. Makalede son olarak bilimsel otoritenin tanıklığının araçsal bir rolü olduğu ve bu nedenle devre dışı bırakılamayacağı vurgulanacak, bununla birlikte epistemik otorite etmenine eşlik eden felsefî problemler irdelenecektir. Modern bilimin doğuşuyla birlikte epistemik otoritede skolastik temelden kanıta dayalı temele bir dönüşüm gerçekleşmiştir. Bilimde kanıta dayalı yaklaşım, bireyi temele alır. Otoritenin rolü ise, bilimsel etkinliğin epistemik ağlar içerisinde, tek bir insanın sınırlarını hayli aşan bir yoğunlukta gerçekleştirilmesine bağlı olarak ortaya çıkar. Bilimde otoritenin rolünün araçsal bir işlevi olması nedeniyle reddedilmemesi gerektiği sonucuna varılmakta, diğer yandan ilk izlenimde olası görülmeyen açıklamalar kimden gelirse gelsin, bu açıklamaların bilimsel değerlendirme kapsamına alınmasının zorunlu olduğu vurgulanmaktadır.
dc.identifier.citationKaraca, Ç. (2022). ŞÜPHECİLİK, KOMPLO TEORİLERİ VE BİLİMSEL OTORİTENİN EPİSTEMOLOJİSİ. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, 62(2), 1593-1630
dc.identifier.doi10.33171/dtcfjournal.2022.62.2.33
dc.identifier.eissn2459-0150
dc.identifier.endpage1630
dc.identifier.issn0378-2905
dc.identifier.issue2
dc.identifier.startpage1593
dc.identifier.trdizin1188683
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/publication/detail/1188683/suphecilik-komplo-teorileri-ve-bilimsel-otoritenin-epistemolojisi
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12597/17152
dc.identifier.volume62
dc.language.isotur
dc.relation.ispartofDil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.titleŞÜPHECİLİK, KOMPLO TEORİLERİ VE BİLİMSEL OTORİTENİN EPİSTEMOLOJİSİ
dc.typeRESEARCH
dspace.entity.typeTrdizin
local.indexed.atTrDizin
relation.isPublicationOfTrdizinb9c4ac07-f65c-4c84-98df-7270c5d34a15
relation.isPublicationOfTrdizin.latestForDiscoveryb9c4ac07-f65c-4c84-98df-7270c5d34a15

Files