Browsing by Author "Duran AYDINÖZÜ"
Now showing 1 - 20 of 24
- Results Per Page
- Sort Options
TRDizin 7. Sınıf Öğrencilerinin Bilimsellik Değerine İlişkin Zihinsel Modellerindeki Değişim(2018-07-01) Duran AYDINÖZÜ; Ufuk SÖZCÜBu çalışmanın amacı ortaokul öğrencilerinin bilimsellik değerine ilişkin zihinsel modellerindeki değişimi belirlemektir. Araştırmanın çalışma grubunu Kastamonu il merkezindeki üç ortaokulda 7.sınıfta öğrenim gören 311 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmada yöntem olarak zayıf deneysel desenlerden tek grup ön test-son test desen modeli kullanılmıştır. Veri toplama aracında öğrencilerden metafor oluşturmaları ve çizim yapmaları istenmiştir. Elde edilen veriler ışığında öğrencilerin zihinsel modelleri ve bu modellerdeki değişim tespit edilmiştir. Sonuç olarak; öğrencilerin bilimsellik değerine ilişkin metafor, çizim ve zihinsel model oranlarında artış yaşandığı gözlenmiştir. Ulaşılan sonuçlar doğrultusunda çeşitli öneriler geliştirilmiştir.TRDizin Avrupa kayını (Fagus sylvatica)'nın Yıldız (Istranca) Dağlarındaki yeni yayılış alanları(2010-01-01) Duran AYDINÖZÜBu çalışmamızda, Avrupa kayınının ( Fagus sylvatica) Yıldız dağlarında daha önce dağınık olarak tespit ettiğimiz yeni yayılış alanları dışında, asıl yayılış alanı Bulgaristan Istrancaları olan bu kayın türünün, Türkiye – Bulgaristan arasındaki sınır bölgesinde topluluk oluşturup oluşturmadığını ve ilk bulunduğu Demirköy hattından daha doğuya sokulup sokulmadığını ortaya koymaya çalıştık.TRDizin Barındırdığı Bitki Varlığı Açısından Trakya'nın Karasallık Derecesi(2009-12-01) Duran AYDINÖZÜTrakya’da son yıllarda yaptığımız çalışmalar sırasında, bir yandan Trakya’nın güney kıyılarında yayılış gösteren maki elemanlarının, diğer yandan kuzey kıyılarında yetişen psödomaki elemanlarının vadiler boyunca Trakya’nın iç kısımlarına kadar sokulma imkanı bulduklarını gözlemlememiz, bizi Trakya’nın karasallık derecesini tartışmaya yöneltmiştirTRDizin BİTKİ COĞRAFYASI ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ(2015-01-01) Duran AYDINÖZÜ; Asım ÇOBANİçinde yaşadığımız çevrede canlı hayatının devamlılığı adına mutlakanlamda gerekli olan doğal bitki örtüsü, fiziki coğrafyanın önemli araştırmakonularından birini oluşturmaktadır. Çevrenin doğal elemanları üzerindekietkilerinden, ekonomik fonksiyonların birçoğunda doğrudan kaynak elde edilenbitki örtüsünün her bakımdan ayrıntılı bir şekilde araştırılması da dünyamızıngeleceği açısından ayrı bir öneme sahiptir. Coğrafyanın konularını oluşturandoğal ve beşeri çevrenin elemanlarının incelenmesinde gözlemin ayrı bir yerivardır. Modern coğrafyanın kurucularından biri olarak kabul edilen Almancoğrafyası A. Von Humbold’un coğrafyaya kazandırdığı en önemli katkılardanbiri de gözlem metodudur. Fiziki coğrafyanın konularından birisi durumundakibitki örtüsünün araştırılmasında da gözlem metodunu uygulamak birzorunluluktur. Yerinde gözleme dayalı araştırmalarda gerek, yatay, gerek,dikey, gerekse zaman içerisinde bitki örtüsünün tanımlanabilmesi ancakusulüne göre yapılacak bir gözlem süreciyle mümkün olabilecektir. Bitki tür vetopluluklarının dünyadaki dağılışı ve farklılıkları yerinde tespit edilecek,farklılığa sebep olan faktörlerle bağlantılı bir biçimde ortaya konulacaktır.Bitki tür ve topluluklarını başta iklim olmak üzere toprak, topografik koşullar vebiyotik faktörler doğrudan etkilemektedir. Bitki coğrafyası araştırmalarındabitkiler ile bahsedilen yetişme şartları arasındaki ilişkilerin oryayakonulmasında sahada gözlem yapmak, istatistiki verilerle sahanın doğalelemanlar arasında korelasyon sağlamak, fiziki coğrafya çalışmalarında mutlakanlamda zorunluluktur.TRDizin Coğrafya Öğretiminde EBA İçeriklerinin Öğrenci Başarısına Etkisi(2016-06-01) Duran AYDINÖZÜ; Vedat AKBAŞ; Ufuk SÖZCÜTeknoloj k değ şme ve bu değ ş me bağlı gel şmeler hayatın her alanında etk s n göstermekted r. Eğ t m alanı da bu değ ş m ve gel ş mden kend ne düşen payı almaktadır. Ülkem zde son yıllarda eğ t mle teknoloj y entegre etme anlamında büyük atılımlar gerçekleşt r lmekted r. FATİH projes ve onun öneml ayaklarından b r olan EBA ( Eğ t m B l ş m Ağı) bu atılımın somut örnekler ndend r. EBA sayes nde sınıflarda öğretmen ve öğrenc ler nternet ortamında çok yönlü dokümanlara, nterakt f v deo, an masyon ve etk nl klere ulaşmaya başlamıştır. Bu sayede coğrafya g b görsel ögeler n çokça kullanıldığı derslerde EBA çer kler n n konuların öğret lmes nde etk l olacağı düşünülmekted r. Coğrafyanın özell kle soyut b lg ler n yoğunlukta olduğu konularının somut hale get r lmes nde bu etk daha da artacaktır. Bu düşünce doğrultusunda çalışmamızda EBA çer kler n n Dünya'nın Şekl ve Hareketler konusunun öğrenc ler tarafından öğren lmes ndek etk s n tesp t etmek amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda araştırmada ön test - son test deney-kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırma Kastamonu l merkez ndek b r anadolu l ses nde öğren m gören 9. sınıf öğrenc ler le gerçekleşt r lm şt r. Dört hafta süren uygulama le deney grubuna EBA çer kl ders planı, kontrol grubuna programda öngörülen ders planı uygulanmıştır. Uygulama sonunda deney grubundak öğrenc lerden ders uygulamasına l şk n görüşler alınmıştır. Çalışma sonuçları EBA çer kl ders uygulamasının öğrenc ler n başarısı üzer nde kısmen de olsa olumlu katkı sağladığını ortaya koymaktadır. Ulaşılan sonuçlar doğrultusunda çeş tl öner ler gel şt r lm şt rTRDizin DOĞAL AFET OKURYAZARLIĞI BAĞLAMINDA ÖĞRETİM PROGRAMLARINDAKİ AFETLERLE İLİŞKİLİ KAZANIMLARIN İNCELENMESİ(2019-04-01) Ufuk SÖZCÜ; Duran AYDINÖZÜDoğal afetler neden olduğu can ve mal kayıpları ile büyük sıkıntılar doğurmaktadır. Analizlere göre 21. yüzyılla birlikte Türkiye’de doğal afet sayılarında ciddi bir artış yaşanmaktadır. Doğal afetlere karşı alınabilecek en önemli tedbir eğitim faaliyetleri ile gerçekleştirilebilir. Öğretim programları eğitim faaliyetlerinin gerçekleşmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu çalışmada örgün eğitim içerisinde yer alan tüm derslere ait öğretim programlarındaki afetlerle ilişkili kazanımların doğal afet okuryazarlığı açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda ilkokul, ortaokul ve lisekademesindeki hayat bilgisi, sosyal bilimler ve fen bilimlerine ait,2018 yılında yayınlanan öğretim programları incelenerek doğal afetlerle doğrudan ve dolaylı ilişkili kazanımlar tespit edilmiştir. Tespit edilen bu kazanımlar hem derslere hem de ilkokul, ortaokul ve lise kademesine göre irdelenmiş, doğal afet okuryazarlığı boyutlarına göre gruplandırılmıştır.Araştırmada doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır.İçerikanaliziileeldeedilen bulgulardadoğal afetlerle ilişkili kazanımların hayat bilgisi, sosyal bilgiler, fen bilimleri, coğrafya ve biyoloji dersinde yer aldığıgörülmektedir. Doğal afet kazanımlarının sosyal bilimlere ait derslerde fen bilimlerine ait derslere göre daha çok yer verildiği tespit edilmiştir. Bu derslerde yer alan kazanımların hem nicelik hem de nitelik bakımından yetersiz olduğu, bazı derslere ait kazanımlarda tekrarlara düşüldüğü sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca kazanımların doğal afet okuryazarlığınındaha çok bilgi boyutu ile ilişkili olduğu, duyuşsal eğilim ve davranış boyutuna uygun kazanımların yetersiz olduğu görülmüştür.Türkiye gibi doğal afetlerin sıkça yaşandığı bir ülkede doğal afet okuryazarı bireylerin yetiştirilmesinin önemi vurgulanarak, bunu sağlamak adına birtakım öneriler getirilmiştir.TRDizin İklim Analizine Yönelik Bir Uygulama: Boyabat İlçesi Örneği(2020-12-01) Ufuk SÖZCÜ; Duran AYDINÖZÜHerhangi bir yerin iklim özelliklerini tespit etmek o yörede yapılacak her türlü ekonomik faaliyetleri planlamada önemli bir yere sahiptir. Bu çalışmada 41° 28’ kuzey paraleli ile 34° 46’ doğu meridyeninin kesişme noktasında bulunan Boyabat ilçesinin iklim özellikleri ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Bu çalışmanın ele alınmasındaki temel neden bu yöreye ait daha önce iklimle ilgili detaylı bir araştırmanın yapılmamış olmasıdır. Bu nedenle araştırmanın amacı öncelikle Boyabat ilçesinin iklim tipini belirlemek ve klimatik özelliklerini ortaya koymak, doğal çevre-insan etkileşimi bağlamında ekonomik faaliyetlere dair planlamalara katkı sağlayabilmektir. Boyabat ilçesinin iklim özelliklerini ortaya koyabilmek için; Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 1975-2015 arasında Boyabat meteoroloji istasyonuna ait verileri kullanılmıştır. Yörenin iklim tipini belirleyebilmek için, Thornthwaite, De Martonne ve Erinç indislerinden yararlanılmıştır. Boyabat Thornthwaite yöntemine göre yarı kurak, ikinci dereceden mezotermal, su fazlası olmayan yahut pek az olan ve deniz tesirli iklim tipine; De Martonne yöntemine göre step- nemli iklim tipine; Erinç yöntemine göre yarı kurak iklim tipine sahiptir. Bu üç yöntemin ortaya çıkardığı ortak sonuca göre genel anlamda Boyabat kışları serin, yazları sıcak geçen ve az yağış alan bir iklim özelliğine sahiptir. Bu sonuçlar ışığında yöredeki sosyo-ekonomik faaliyetlere ilişkin öneriler getirilmiştir.Anahtar Kelimeler: İklim, indisler, BoyabatTRDizin ILICA ŞELALESİ (KASTAMONU-PINARBAŞI)(2016-03-01) Asım ÇOBAN; Duran AYDINÖZÜTürkiye'nin jeomorfolojik yapı kaynaklı sahip olduğu doğal zenginliklerden birisi de şelaleleridir. Günümüzde turizmin hedef alanları giderek değişmekte, deniz-kum-güneş üçlüsü yanında doğa ve kültürel değerlere yönelik ilgi her geçen gün daha da artmaktadır. Bu durumda turizm sektöründen beklenilen faydanın sağlanabilmesi için ülkemizin sahip olduğu doğal ve kültürel değerlerin güncellenmesi, gerekli tanıtımın yapılabilmesi büyük önem taşımaktadır. Sahip olduğu doğal zenginlikleri henüz yeteri kadar değerlendirme imkânı bulamamış olan ülkemizin doğa harikası güzelliklerinin literatüre kazandırılması da ayrı bir sorumluluk oluşturmaktadır. Araştırmamızın konusunu oluşturan Ilıca şelalesi Kastamonu İlinin Pınarbaşı ilçesine bağlı Ilıca köyünde bulunmaktadır. Pınarbaşı ilçesine uzaklığı 11 km olup, Kastamonu İl merkezine uzaklığı ise 91 km dir. Horma kanyonunun dik yamaçlarından doğan Ilıca şelalesi sularını 10 m yükseklikten tabanda oluşturduğu geniş bir doğal göle boşaltmakta olup, etrafı ise gür nemli orman formasyonuyla kaplı bulunmaktadır. Küre dağları milli parkının hemen yanı başında bulunan Ilıca şelalesinin bulunduğu saha doğal oluşuklar bakımından oldukça zengin olup, doğa turizmi açısından her birisi ayrı bir değer olan Valla kanyonu, Çatak kanyonu, Horma kanyonu ve Ilgarini mağarası gibi doğa harikaları da burada yer almaktadır. Ayrıca sahada Küre dağları milli parkının yer alması da sahaya ayrı bir önem kazandırmakta, çok farklı turizm aktiviteleri için uygun bir saha konumuna taşımaktadır. Ilıca şelalesi daha çok yakın çevreden gelen ziyaretçileri ağırlamakta, konaklama amacıyla da ahşap malzemeden yapılmış 14 adet bungalov tipi barınaklarda 56 adet yatakla hizmet veren bir tesise sahip bulunmaktadır. Bu doğa harikası şelaleyle birlikte yakın çevresinde yer alan Valla kanyonu, Çatak kanyonu, Horma kanyonu ve Ilgarini mağarasının tanıtılmasıyla birlikte sahanın ekoturizmin çok önemli hedeflerinden biri konumuna geleceği, yeterli alt yapı çalışmalarını takiben de çok ciddi yoğunlukta ziyaretçi çekeceğini düşünmekteyizTRDizin İlkokul Öğrencilerinin Coğrafya Okuryazarlığı Düzeylerinin Belirlenmesi(2022-03-01) Duran AYDINÖZÜ; İbrahim DEMİRBAŞAraştırmanın amacı, yaşadığı yeri ve dünyayı farklı yönleri ile tanıyan, başta kendine olmak üzere topluma ve dünyaya yön verecek bireyler olan, ilkokul öğrencilerinin coğrafya okuryazarlığı düzeylerini belirlemek ve coğrafya okuryazarlıkları üzerinde çeşitli değişkenlerin etkisini ortaya koymaktadır. Araştırma 2020-2021 eğitim öğretim yılında Kastamonu il merkezinde ilkokul 1., 2., 3. ve 4. sınıfında öğrenim gören 2049 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın verileri her sınıf seviyesine göre hazırlanan 4 farklı “Coğrafya Okuryazarlığı Belirleme Testi” ile toplanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde; betimsel istatistik, bağımsız örneklem t testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, ilkokul 1. sınıf öğrencilerinin coğrafya okuryazarlığı düzeylerinin orta, ilkokul 2., 3. ve 4. sınıf öğrencilerinin ise yüksek olduğu belirlenmiştir. Elde edilen diğer bulgulara göre, ilkokul öğrencilerinin teknolojik araç ve gerece sahip olma, anne-baba eğitim durumu ve meslek durumu değişkenlerinin tüm sınıf seviyelerinde belirleyici etkisi olduğu belirlenmiştir. Seyahat değişkeninin 1., 2. ve 4. sınıf seviyesinde, yabancı uyruklu arkadaş sahibi olma değişkeninin sadece 3. sınıf seviyesinde coğrafya okuryazarlığı düzeylerinde belirleyici etkisi olduğu görülmektedir. Ancak cinsiyet ve yerleşim yeri değişkenlerinin ilkokul öğrencilerinin coğrafya okuryazarlığı düzeylerinde belirleyici bir etkisi olmadığı tespit edilmiştir. Araştırma sonunda elde edilen bulgulara bağlı olarak program, uygulayıcı ve araştırmacı odaklı bazı önerilerde bulunulmuştur.TRDizin Kastamonu Ilgaz Dağı milli parkında arazi kullanımının analizi(2012-01-01) Duran AYDINÖZÜ; Miraç AYDIN; B. Ünal İBRETIlgaz Dağı Milli Parkı, Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü içerisinde yer almaktadır. Sahip olduğu flora ve fauna özelliklerinin korunması amacıyla milli park ilan edilen bu bölge, son senelerde gelişen kış turizmi ile ülkemizin önemli kış turizmi merkezlerinden birisi haline gelmiştir. Bu sebeple Ilgaz Dağı Milli Parkı’nın arazi kullanım durumunun ortaya konmasının, burada yapılması muhtemel olan planlanmalarda önemli rolü olacaktır. Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) kullanılarak yapılan değerlendirmede Ilgaz Dağı Milli Parkı’nın arazi kullanım açısından doğal yapısının orman örtüsü olduğu tespit edilmiştir. Burada başta saf Göknar ve Sarıçam meşcereleri ile orman içi açıklık (OT) niteliğinde alanlar bulunmaktadır. Buradaki arazi kullanım durumu harita ve tablolarla incelenerek mekansal veri tabanı elde edilmiştir. Araştırma alanının eğim ve bakı analizi yapılarak milli park kullanımı açısından durumu değerlendirilmiştir. Milli park alanı içerisinde turizm faaliyetlerinde kullanılmak üzere kayak tesisi ve bunlara bağlı olarak yollar mevcuttur. Var olan mevcut tesisler milli park alanının sürdürülebilirliği açısından risk oluşturmaktadır. Mevcut tesisler CBS ortamında harita katmanlarının üzerine işlenerek gösterilmiştir. Alanda ayrıca kış turizmi açısından kullanılan alanlar ortaya konulmuştur. Ilgaz Dağı Milli Parkı’nın doğal yapısının korunarak gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Bu çalışma ile Ilgaz Dağı’nın mekansal analizi yapılmış, böylece gelecekte yapılması muhtemel olan beşeri müdahale yönlendirilebilmesi veri tabanı oluşturulmaya çalışılmıştır.TRDizin KASTAMONU ŞEHRİNDE KÜLTÜR VE İNANÇ TURİZMİ(2015-01-01) Mustafa UĞURLU; B Ünal İBRET; Duran AYDINÖZÜKastamonu İli, sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel özellikleriyle, ülkemizde dört mevsim boyunca turizm faaliyetlerinin yapılabileceği nadir illerden biridir. Kastamonu'da, kıyı turizminden, kış turizmine, eko turizmden, inanç turizmine oldukça geniş bir turizm çeşitliliği olmasına rağmen, var olan bu imkanlar yeterince değerlendirilememektir. Dünyada ve ülkemizde alternatif turizm bölgelerine ve çeşitliliğine talepler artmaktadır. Kastamonu da sahip olduğu turizm potansiyelleri göz önüne alındığında bu açıdan oldukça uygun durumdadır. Bu sebeple, Kastamonu'nun bu imkânları ulusal ve uluslararası alanda tanıtılmalıdır. Kastamonu şehri; neolitik dönemden günümüze farklı medeniyetler ve devletlere ev sahipliği yapmış, Anadolu'nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasıyla birlikte bir kültür ve inanç merkezi olmuş, zengin tarihi geçmişi olan bir şehirdir. Tarihi dokusu içerisinde, kendisini korumayı başarabilmiş olan bu manevi atmosfer, Kastamonu şehrinin kültür ve inanç turizmi açısından önemini arttırmıştır. şehrin kültür ve inanç turizmi açısından durumunu belirlemek ve şehrin tanıtımını yapmaktır.TRDizin LİSE ÖĞRENCİLERİNİN SU OKURYAZARLIK DÜZEYLERİNİN TESPİT EDİLMESİ: İSTANBUL İLİ ÖRNEĞİ(2022-06-30) Ufuk SÖZCÜ; Murat Mücahit YENTÜR; Duran AYDINÖZÜTemel besin ve hayat kaynağımız olan suyun önemli son yıllarda daha da artmış durumdadır. Bu durumun nedenlerinden bir tanesi sanayi devrimi sonrasında hızla artan dünya nüfusu nedeniyle kişi başına düşen tatlı su miktarının azalmasıdır. Ayrıca sanayileşmenin getirdiği su kirliliği, küresel iklim değişikliği, insanların suya karşı bilinç durumları da başlıca nedenler arasında yer almaktadır. Türkiye de dünya genelinde su azlığı ya da su stresi içerisinde yer alan bir ülke konumundadır. Bu su stresi Türkiye’nin en fazla nüfusuna sahip olan İstanbul ilinde daha da fazla yaşanmaktadır. Mevcut sıkıntıların yanında geleceğe yönelik olası sıkıntılarla baş etmenin temel yolu özellikle genç nüfusun su okuryazarlık düzeylerini tespit ederek planlamalar yapmaktır. Bu bağlamda araştırmada İstanbul’da öğrenim gören lise öğrencilerinin su okuryazarlık düzeylerini tespit etmektir. Anlık betimsel tarama modeli yöntemi le gerçekleştirilen bu araştırmada araştırmaya dahil edilecek lise öğrencileri kolay ulaşılabilir örneklem yöntemi ile seçilmiştir. 1965 lise öğrencisi ile elde edilen veriler SPSS 20 ile analiz edilmiştir. Analiz sonucunda lise öğrencilerinin orta düzeyde su okuryazarı oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Su okuryazarlığının alt boyutları açısından ise su bilinci ve su duyarlılığında orta, su tasarrufunda yüksek düzeye sahip oldukları görülmüştür. Ayrıca lise öğrencilerinin su okuryazarlık düzeyleri üzerinde cinsiyet, okul türü, sınıf düzeyi, anne-baba eğitim durumu, aile gelir durumu gibi değişkenlerin etkili olduğu tespit edilmiştir. Çıkan sonuçlar ışığında İstanbul ili özelinde sürdürülebilir bir su okuryazarlığının önemi vurgulanarak birtakım önerilerde bulunulmuştur.TRDizin Maki Formasyonunun Türkiye’deki Yayılış Alanları Üzerine Bir İnceleme(2008-02-01) Duran AYDINÖZÜÜlkemizde maki formasyonunun dağılışı bir çok çalışmada ana hatlarıyla ele alınmıştır. Bu araştırmalarda maki formasyonunun yatay ve dikey dağılışının Akdeniz ikliminden uzaklaştıkça tedrici olarak daraldığı ortaya konulmuştur. Yaptığımız bu çalışmayla ise maki formasyonunun ülkemiz kıyı bölgelerindeki dağılışı daha detaylı olarak incelenmiş, kıyılardan iç kısımlara gidildikçe maki elemanlarının sokulabildikleri maksimum yükseltiler ile türleri ortaya konulmaya çalışılmıştır.TRDizin Öğretmen Adaylarının Doğal Afet Okuryazarlık Düzeylerinin Çeşitli Değişkenlere Göre İncelenmesi(2019-01-01) Ufuk SÖZCÜ; Duran AYDINÖZÜAraştırmanın amacı, sosyal bilgiler, fen bilgisi ve sınıf öğretmenliği 4. sınıf öğretmen adaylarının doğal afet okuryazarlık düzeylerini belirlemek ve çeşitli değişkenlerin doğal afet okuryazarlığı üzerindeki etkisini ortaya koymaktır. Tarama modelindeki araştırmada veriler 8 üniversitedeki 1218 öğretmen adayından ‘Doğal Afet Okuryazarlığı Anketi’ ile toplanmıştır. Sonuçlara göre öğretmen adaylarının doğal afet bilgileri ve davranışları orta, duyuşsal eğilimleri kısmen yüksek, genel doğal afet okuryazarlıkları ise kısmen yüksek düzeydedir. Cinsiyet, yerleşim birimi, baba eğitim ve aile gelir durumu öğretmen adaylarının doğal afet okuryazarlıkları üzerinde anlamlı bir farklılık oluşturmaz iken, eğitim görülen bölüm, üniversite, akademik ortalama ve anne eğitim durumu anlamlı fark oluşturmaktadır. Araştırma sonunda elde edilen bulgulara bağlı olarak program, müfredat, uygulayıcı ve araştırmacı odaklı bazı önerilerde bulunulmuştur.TRDizin Sınıf Öğretmenlerinin İlkokul Öğrencilerine Yön ve Yön Bulma ile İlgili Kazanımların Kazandırılmasına İlişkin Görüşleri(2020-01-01) F. Betül DEMİR; İbrahim DEMİRBAŞ; Duran AYDINÖZÜAraştırmanın amacı, ilkokul öğrencilerine yön ve yön bulma ile ilgili kazanımların kazandırılmasına yönelik sınıf öğretmenlerinin görüşlerini tespit etmektir. Araştırma, nitel araştırma modeli ile yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu Kastamonu ilinde görev yapmakta olan 35 sınıf öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmada veriler yapılandırılmış açık uçlu görüşme formu ile toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda, öğretmenlerin yön kavramını tanımladıkları görülmektedir. Öğretmenler yön ve yön bulma ile ilgili konuların en fazla sosyal bilgiler dersinde ele aldıkları; yön bulma tekniklerinden en fazla pusulayı kullandıkları; öğrencilerin ise güneşi kullandıkları tespit edilmiştir. Öğretmenler yön öğretimi kapsamında en fazla teknolojik aletler ile haritaya başvurduklarını; yön ve yön bulma ile ilgili kazanımların kazandırılmasında karşılaşılan engellerin başında konunun soyut olması ve yön kavramlarının öğrenciler tarafından karıştırıldığını belirtmektedir. Ayrıca öğrencilerin kroki çizmede zorlandıklarını ifade edilmektedir. Sonuçlar doğrultusunda öğrencilerin etkin olduğu faaliyetlerin yapılması, yön bulma etkinliklerinin diğer derslerle ve günlük hayatla ilişkilendirmesi, yön bulma ile ilgili öğretmen yeterliliklerini arttırılması gibi önerilere yer verilmiştir.TRDizin Son Dönemde Trakya’da Bulunan Yeni Bitki Türleri(2010-01-01) Duran AYDINÖZÜTürkiye bitki coğrafyası çalışmalarında arazi incelemeleri, özellikle dağlık kütlelerüzerinden kuzey–güney yönünde alınan kesitlerlerden geçirilerek bitki numuneleritoplanmaktadır. Toplanan numunelerin teşhisi ile bitki türlerinin dağılışı haritada numunelerinalındıkları yerlere konulması suretiyle açıklanmaktadır. Bitki numunesi alınamayan yerlerimkan nispetinde mevcut literatürden tamamlanmaya çalışılmaktadır. Dönmez, Trakya’nınBitki coğrafyası adlı çalışmasında adı geçmeyen farklı yeni türlerin kesitler arasındakikesimlerde gözden kaçabileciği düşüncesinden hareketle son yıllarda Trakya’da öğrencilerinebir çok çalışmalar yaptırmıştırBu çalışma “ Trakya’nın Bitki Coğrafyası”yla ilgili son araştırmaları (Ö. Kalkan 1992,E. Üçtepe 1993, H. Çolak 1994, A. Çoban 2004, T. Bilgiç 2006, D. Aydınözü 2008 – 2009)aksettirmektedirTRDizin SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN COĞRAFYA KONULARININ ÖĞRETİMİNE İLİŞKİN ÖZ YETERLİKLERİ(2016-01-01) Duran AYDINÖZÜ; Ufuk SÖZCÜ; Sibel OĞUZÖz yeterlik hayatın her alanında olduğu gibi eğitim faaliyetlerinde de önemli bir kavramdır. Kişinin herhangi bir eylemi planlama ve uygulama gücüne ilişkin kişisel düşüncesi olarak tanımlanabilecek olan öz yeterlik öğretmenlerde bulunması gereken özelliklerden biridir. Öz yeterliği yüksek olan öğretmen, öğrencileri motive etmede daha başarılı olur. Her branşta olduğu gibi sosyal bilgiler öğretmenlerinin de öz yeterlik düzeyleri ders başarısında etkili bir faktördür. Sosyal bilgiler dersine kaynaklık eden en önemli alanlardan biri de coğrafyadır. Sosyal bilgiler öğretmenlerinin coğrafya konularına ilişkin öz yeterliklerinin belirlenmesi hem öğretmenin kendini değerlendirmesi hem de öğrenciye etkisini göstermesi açısından önemlidir. Bu amaçla yapılan çalışma Gao (2011) tarafından geliştirilen anketin online şekilde, tesadüfi örneklem yöntemiyle Türkiye'nin farklı illerinde görev yapan 366 sosyal bilgiler öğretmenine uygulanmasıyla gerçekleştirilmiştir. İki alt boyuta sahip olan anketin sonuçlarına göre öğretmenlerin coğrafya konularının öğretimine ve sonuç beklentisine yönelik öz yeterlik algıları orta düzeydir. Öğretmen öz yeterlikleri cinsiyet, yaş ve kıdem değişkenlerine göre farklılık göstermezken, eğitim durumu ve mezun olunan bölüm değişkenlerinde anlamlı farklılık tespit edilmiştir.TRDizin Trakya’da Değer Sınıflarına Göre Yağış Dağılımı(2008-02-01) Duran AYDINÖZÜ; Nihat ŞİMŞEKBu makalede, seçilen değer sınıflarına göre, Trakya’daki meteoroloji istasyonlarında yıllık ortalama yağış tutarlarının hangi değerler etrafında toplandığı ve yağışların düzenlilik derecesi ortaya konmaya çalışılmıştır. Araştırmada 1929-1970 dönemine ait daha önceki bir çalışmadaki değerler ile 1975-2006 döneminin yeni verileri kullanılarak, bu iki devrenin sonuçları mukayese edilmiştir. Varılan sonuç, 1929-2006 arası gibi oldukça uzun bir devrede Trakya’daki istasyonların yıllık yağış tutarlarında büyük oynamaların olmadığıdır.TRDizin Trakya'da vejetasyon devresi ve bu devredeki yağışlar(2010-01-01) Duran AYDINÖZÜBu makalede 1929–2006 dönemindeki verilere göre Trakya’daki meteoroloji istasyonlarında vejetasyon devresinin süreleri belirlenmeye çalışılmıştır. Sürenin belirlenmesinde kriter değer olarak, günlük ortalama sıcaklığı 8°’nin üstündeki sıcaklıklar esas alınmıştır. Buna göre Trakya’da vejetasyon devresi, iç kesimlerde 8 ay, kıyı bölgelerinde 9 ay civarındadır. Vejetasyon devresindeki yağışlar ise bütün istasyonlarda yıllık yağış tutarının yarısından fazladır.TRDizin Turkish Filbert (Corylus colurna L.) a new distribution area in Northwestern Anatolia Forests: (Provinces of Müsellimler, Tunuslar in Ağlı, Kastamonu/Turkey)(2016-04-01) Duran AYDINÖZÜ; Sezgin AYAN; Esra Nurten YER; Erkan ÜNALANTürkiye gen merkezli bir tür olan Türk fındığı (Corylus colurna L.), Kastamonu ilinin Ağlı ilçesinin güneyinde yer alan Delimehmet Dağı'nın güneybatısında 1120-1340 metre yükseltileri arasındaki Tunuslar (1290-1340 m) ve Müsellimler (1120-1160 m) mevkilerinde münferit ve küçük gruplar halinde doğal yayılış göstermektedir. AvrupaSibirya flora elemanı olan ve IUCN Kırmızı Listesine göre "Düşük Risk" kategorisinde yer alan Türk fındığının, Kuzeybatı Anadolu Ormanları içindeki yeni bir yayılışı alanı ilk defa bu araştırma ile tanıtılmaya çalışılmıştır.