Türkiye Selçukluları zamanında Anadolu'da kaleler ve kuşatma

Abstract

1071 Malazgirt Zaferi’nin ardından, Anadolu’nun kapılarının Türklere tamamen açılması ile birlikte yeni bir dönem başlamıştır. Nitekim Kutalmışoğlu Süleymanşah, 1075’te Türkiye Selçuklu Devleti’nin temellerini atmıştır. Bu başarı, onların Anadolu topraklarındaki varlıklarının kalıcı olduğunu ispatlar niteliktedir. Öteden beri bozkır savaş taktiğini uygulayan ve son derece başarılı olan Türkler, Anadolu’ya geldiklerinde onlar için yeni sayılabilecek bir savunma yapısı ile karşılaşmışlardır. Bunlar, ortaçağın en önemli savunma yapıları olan kalelerdir. Türkiye Selçuklu Devleti sultanları, çok da alışık olmadıkları bu yapılara ve kuşatma savaşlarına kısa zamanda vâkıf olmuşlardır. Anadolu’da, sayıları oldukça fazla olan kaleler, teker teker Türkiye Selçuklu Devleti hâkimiyetine girmiştir. Selçuklular tarafından başarı ile kuşatılan ve ele geçirilen bu kaleler, yine aynı başarı ile de savunulmuştur. Çalışmamız da söz konusu kalelerin tespiti, tarihi ve Türkiye Selçuklu Devleti hâkimiyetine geçiş süreçleri ele alınmıştır. Kalelerin, Türkiye Selçuklu Devleti hâkimiyetinde kaldığı müddet boyunca herhangi bir kuşatmaya maruz kalıp kalmadıkları, ne amaçla kullanıldıkları, kaynaklarda ne sebeple anıldıkları gibi soruların cevapları aranmıştır.