Prof. Dr. HÜRMÜZ KOÇ, Öğr. Gör. Nuray Demiralp Doç. Dr. Veli Volkan Gürses, Dr. Öğr. Üyesi Binnur Çelebi Kemal Demiralp (Öğrenci)İSKENDER, Mahinur DURMUŞ2024-01-282024-01-28https://hdl.handle.net/20.500.12597/18969Kardiyopulmoner resüsitasyon (KPR), kardiyak arrest yani kalp durması sırasında gerçekleştirilen hayat kurtarıcı bir beceridir. KPR dolaşımdaki kan akışını ve hayati organlara oksijenasyonu sürdürmek için göğüs kompresyonları ve ventilasyon olmak üzere bir dizi hayat kurtarıcı eylemi içermektedir. Kardiyak arrestin ardından, KPR’ ye erken başlanması hayatta kalma şansını arttırabilir ve nörolojik hasarı azaltabilmektedir. Kardiyopulmoner resüsitasyon kalitesi, bir hastanın hayatta kalmasının en önemli belirleyicisi olmaya devam etmektedir. Bu nedenle, sağlık personelinin optimal göğüs kompresyonları gerçekleştirmesi ve hastanın yeterli ventilasyon almasını sağlaması önemlidir. Hastanelerdeki kardiyak arrest vaka ve acil durumlarda KPR’yi uygulamasını yapabilecek ilk tanık olan hemşirelerdir. Bu nedenle, hemşirelik öğrencilerinin KPR hakkında uygun bilgiye, yüksek öz-yeterliliğe ve optimum uygulama becerisine sahip olmaları, gelecekte kullanmak üzere becerilerini güçlendirmeleri açısından faydalı olacaktır. Hemşirelik profesyonellerinin aldıkları KPR eğitiminin yanı sıra, fiziksel özellikleri gibi diğer faktörlerin de KPR performanslarını etkileyebileceği düşünülmektedir. Yüksek düzeyde kas gücü ve fiziksel uygunluk, yeterli göğüs kompresyonu ile pozitif olarak ilişkili bulunmuştur. Ancak ülkemizde hemşirelik öğrencilerinin fiziksel uygunluğu ile KPR uygulama becerileri arasındaki ilişkilinin incelendiği çalışmalara literatürde rastlanmamıştır. Bu çalışmada, hemşirelik öğrencilerinin fiziksel aktivite seviyelerinin ve bunun göğüs kompresyon süresi, kurtarıcıların fizyolojik parametreleri ve yorgunluk üzerindeki etkisini incelemeyi amaçlanmıştır. Çalışmada hemşirelik öğrencilerinin fiziksel uygunluk parametreleri ile fizyolojik ölçümler yapılarak bu parametrelerin KPR uygulama becerisi üzerine etkisi araştırılacaktır. Bu çalışma sonuçlarının fiziksel uygunluğun KPR uygulama becerisinde önemli bir etkisi olabileceği düşünülmektedir. Bu da hemşirelik öğrencilerinin mesleğe başlamadan önce kaliteli bir KPR uygulaması becerisine sahip olabilmesi için fiziksel uygunluğunun önemini vurgulamaktadır. Hemşirelik öğrencilerinin fiziksel uygunluğunun; hem KPR gibi kritik ve önemli becerilerinin optimal düzeye ulaşmasına hem de diğer mesleki görevlerini yerine getirmede iş kazaları ve meslek hastalıklarını önlemede önemli bir faktör olduğu düşünülmektedir.