Şahin, Bekir2023-08-082023-08-082017https://hdl.handle.net/20.500.12597/16751Osmanlı Ġmparatorluğu‟nun son döneminden Türkiye Cumhuriyeti‟ne varan tarihsel süreç içerisinde kapitalist düzen ve doğurduğu emperyalist politikalar sonucu, Osmanlı içerisindeki aydınların kafası oldukça karıĢıktır. Avrupa kaynaklı çeĢitli ideolojileri öğrenebildikleri ölçüde kendi geleneksel yapılarına uyarlamaya çalıĢan aydınların bocalaması eklektik bir düĢünce biçimini ortaya çıkarmıĢtır. Elbette söz konusu aydınların amacı Osmanlı‟nın devamlılığını sağlamak ve devleti bu çıkmazdan kurtarmaktır. Ancak temel problem, Avrupa‟dan gelen fikri akımları toplumla harmanlayamamaktır. Bu durumda Türkçülük, Ġslamcılık ve Osmanlıcılık karĢısında söz konusu problemi aĢacak niteliktedir. Türkiye Cumhuriyeti‟nin kuruluĢ felsefesi olma sürecinde ve yeni devletin fikri temellerinin atılmasında önemli katkısı olan Türkçülük, teĢkil ettiği pozisyon itibariyle hep polemik konusu olmuĢtur. Bu çalıĢmada, dönemin önde gelen Türkçü aydınlarının ve “Pantürkizm‟in Babası” olarak bilinen Yusuf Akçura‟nın fikirleri, objektif olarak, sosyolojik bir perspektifle ele alınmaya çalıĢılmıĢtır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessYusuf Akçura, Osmanlıcılık, İslamcılık, Türkçülük, din (İslam), toplum, milliyetçilik, sosyal bütünleşmeThesis